Karotis (şah damarı) darlıklarının stent ile tedavisi, daralmış karotis arterlerinde kan akışını yeniden sağlamak ve felç riskini azaltmak amacıyla uygulanan minimal invaziv bir girişimsel radyoloji yöntemidir. Genellikle ciddi darlığı olan veya cerrahiye uygun olmayan hastalarda tercih edilir.
İşlem sırasında kasık veya bilekten girilerek kateter aracılığıyla karotis arterine ulaşılır. Darlık bölgesine balon anjiyoplasti uygulanır ve ardından stent yerleştirilerek damar açıklığı kalıcı hale getirilir. İşlem boyunca beyne pıhtı kaçmasını önlemek için koruma cihazları kullanılır.
Karotis stentleme genellikle lokal anestezi altında yapılır ve çoğu hasta aynı gün veya ertesi gün taburcu edilir. İşlem sonrası kısa süreli baş ağrısı veya hafif nörolojik belirtiler görülebilir ancak ciddi komplikasyon oranı düşüktür.
Bu tedavi yöntemi, hızlı iyileşme süresi, düşük cerrahi risk ve uzun süreli damar açıklığı sağlama avantajlarıyla öne çıkar. Deneyimli girişimsel radyoloji ekibi tarafından uygulanması tedavi başarısını artırır.
Karotis (Şah Damarı) Darlıklarının Stent İle Tedavisi Hakkında Bilmeniz Gerekenler | |
Tanım | Karotis arterlerindeki darlıkları genişletmek ve kan akışını iyileştirmek için stent yerleştirilmesi işlemi. |
Endikasyonlar | Semptomatik karotis arter darlığı, ciddi (yüzde 70-99) asemptomatik karotis darlığı, yüksek cerrahi riski taşıyan hastalar. |
Kontrendikasyonlar | Tam arter tıkanıklığı, ciddi kanama bozuklukları, alerjik reaksiyon riski (kontrast maddeye karşı), aktif enfeksiyon. |
Prosedür Öncesi Hazırlık | Kan testleri, görüntüleme çalışmaları (Doppler ultrason, MR, CT anjiyografi), aspirin veya antikoagülan başlatılması, işlem öncesi aç kalma gereksinimi. |
Prosedür Süresi | Genellikle 30 dk. |
Anestezi Türü | Lokal anestezi ve sedasyon. |
Prosedür Adımları | 1. Kateterin kasık veya koldan karotis artere ilerletilmesi 2. Balonla darlığın genişletilmesi (balon anjiyoplasti) 3. Stentin yerleştirilmesi ve açılması 4. Kan akışının kontrol edilmesi ve kateterin çıkarılması |
Komplikasyonlar | İnme, kanama, stentin yer değiştirmesi, damar hasarı, enfeksiyon, alerjik reaksiyon (kontrast maddeye). |
İyileşme Süresi | Genellikle bir gün. Hastanede yatış süresi 1 gün olabilir. |
Başarı Oranı | Yüksek; semptomatik hastalarda semptomların giderilmesi ve inme riskinin azalması. |
Alternatif Tedaviler | Karotis endarterektomi, ilaç tedavisi (statinler, antikoagülanlar), yaşam tarzı değişiklikleri. |

Prof. Dr. Özgür KILIÇKESMEZ
Girişimsel Radyoloji / Girişimsel Nöroradyoloji
Karotis Endarterektomi Nedir ?
Karotis endarterektomi karotis arterlerdeki plakların cerrahi yolla çıkarılması işlemidir. Bu işlem esas olarak şah damarı olarak bilinen bölgede uygulanır. Cerrahi sırasında yapılan boyun kesisi vasıtasıyla artere ulaşılır. Karotis endarterektomi özellikle ciddi daralmaları olan hastalar için hayati öneme sahiptir. İşlem genellikle lokal anestezi altında gerçekleştirilir. Bu yöntemin avantajları şunlardır:
- Riskli plakların etkin bir şekilde temizlenmesi,
- İnme riskinin azaltılması,
- Uzun vadede damar sağlığının korunması.
Karotis endarterektomi vasküler cerrahideki gelişmelere rağmen hala yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak minimal invaziv tekniklerin artmasıyla birlikte karotis stentleme gibi alternatif tedaviler de ön plana çıkmaktadır. Bu yöntemler daha az invaziv olduğundan hastanede kalış süresi kısalır ve iyileşme süreci hızlanır. Karotis endarterektomi belirli durumlarda hala altın standart olarak kabul edilse de her hastanın durumu farklıdır ve tedavi seçenekleri kişiye özel olarak değerlendirilmelidir.
*Tedavi fiyatları ve süreci hakkında en iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.
Karotis Arterlerin Yapısal Özellikleri ve Klinik Önemi
Karotis arterler vücuttaki hayati kan akışını sağlayan ana damarlardandır. Sol ortak karotid arter doğrudan aort arkından çıkar. Sağ ortak karotid arter ise brakiosefalik gövdeden kaynaklanır. Her iki arter iç ve dış karotid arterlere ayrılır. İç karotid arterler beyne kan taşırken dış karotid arterler yüz, kafa derisi ve boyun bölgesine kan sağlar. Bu bölünme her iki arterin de kritik fonksiyonları olduğunu gösterir.
- İç Karotid Arterler: Beyne oksijenli kan taşırlar.
- Dış Karotid Arterler: Yüz, kafa derisi ve boyun bölgesine kan taşır.
Her iki karotid arter de birkaç noktada kollateraller oluşturur. Bu kollateraller bir arterin tıkanması durumunda alternatif kan yolları sunar. Aort kemeri ise üç farklı anatomik yapıda olabilir. Her tip büyük damarların çıkış noktalarına göre sınıflandırılır:
- Tip 1: Büyük damarlar aort kemerinin en üst noktasından çıkar.
- Tip 2: Büyük damarların çıkışları ikinci paralel çizgiye denk gelir.
- Tip 3: Çıkışlar üçüncü paralel çizgi içindedir.
Bu anatomik farklılıklar karotid arter stentlemesi gibi prosedürlerde önemli etkilere sahiptir. Dolayısıyla her hasta için aort kemeri ve karotid arter yapısının detaylı incelenmesi gereklidir. Bu incelemeler tedavi yöntemlerinin doğru belirlenmesinde kritik rol oynar.
Karotis Stentleme İşlemi için Uygun Durumlar
Yüksek cerrahi riski taşıyan hastalar bu yöntem için ideal adaylardır. Bu risk faktörleri arasında;
- Ciddi akciğer hastalıkları bulunanlar,
- Yakın zamanda kalp krizi geçirenler,
- Stabil olmayan angina durumu olanlar,
- İleri derecede kalp yetmezliği yaşayanlar bulunur.
Ayrıca önceki tıbbi müdahaleler ve anatomik zorluklar da stentleme işlemi için endikasyonlar arasında yer alır. Bu durumlar;
- Daha önce boyun bölgesine radyasyon tedavisi uygulanmış olması,
- Kontralateral ses tellerinde hasar olması,
- Mevcut trakeostomi,
- Karşı tarafta karotis tıkanıklığı,
- Daha önce yapılan karotid endarterektomiden sonra tekrarlayan stenoz,
gibi özel koşullar stentlemenin tercih edilmesini sağlar.
Karotis Stentlemesinde Kontrendikasyonlar
Karotis arter darlıklarının stent ile tedavisinde bazı durumlar kontrendikasyon olarak belirlenmiştir. Bu kontrendikasyonlar özellikle hasta güvenliği ve tedavi başarısı açısından önem taşır. Transfemoral yöntem kullanıldığında uygun olmayan aort ark anatomisi önemli bir engeldir. Bu durum şunları içerebilir:
- Aşırı kalsifiye aort arkı
- Tip 3 aort arkı
Bunun yanı sıra intravenöz kontrast boyaya karşı ciddi alerji öyküsü de göreceli bir kontrendikasyon oluşturur. Hastalar alerjik reaksiyon riskini azaltmak için önceden uygun tedavi alabilirler. Transkarotid yaklaşım seçildiğinde klavikuladan 5 cm’den az olan bir ortak karotis arter uzunluğu yeterli kabul edilmez.
Gerekli Ekipmanlar ve Kullanımları
Karotis darlıklarının stent ile tedavisinde temel gereksinimler arasında ultrason ünitesi ve floroskopik görüntüleme sistemi yer alır. Bunlar işlem sırasında görüntüleme kalitesini artırarak doktorların daha doğru müdahale yapmalarını sağlar. Ayrıca kurşun koruma ve steril örtüler gibi güvenlik önlemleri de önemlidir.
Transfemoral yaklaşım için özel olarak gerekli olanlar:
- Mikropunktur kiti, femoral artere giriş yapılmasını sağlar.
- 0.035 inç ve 0.014 inçlik teller stent yerleştirme sırasında rehberlik eder.
- Hem kısa hem de uzun 6 French kılıflar çeşitli giriş uzunluklarını destekler.
- Açılı kateterler dar alanlara erişim sağlar.
- Anjiyoplasti balonları damarın genişletilmesi için kullanılır.
- Embolik koruma cihazı veya akım geri dönüş sistemi olası embolilere karşı koruma sağlar.
Karotis Stenozunun Stentle Tedavisine Hazırlık
Hazırlık aşaması prosedürün başarısını doğrudan etkiler. İlk olarak transfemoral yaklaşım gerektiğinde hasta sırtüstü yatarak ve başı karşı tarafa çevrilerek pozisyonlandırılır. Kasıklar, transfemoral yaklaşım için sterilize edilir ve örtülür.
Prosedür sırasında hemodinamik izleme hastanın sağlık durumunun sürekli kontrol altında tutulmasını sağlar. Bu amaçla anestezi ekibi tarafından kullanılan vazoaktif ilaçlar hazır bulundurulur. Anestezi seçeneği olarak sedasyonlu lokal anestezi veya genel anestezi uygulanabilir. Bu tercih özellikle hastanın nörolojik durumunun izlenmesi gerektiğinde önemlidir.
Ameliyat öncesi ve sonrası dönemde hastaların ilaç kullanımı devam ettirilmelidir. İntraoperatif dönemde özellikle genel anestezi altında prosedür gerçekleştirilecekse EEG veya beyin haritalama yöntemleri de kullanılabilir.
Stentle Karotis Arter Darlıklarının Tedavi Yöntemleri Nelerdir ?
- Şah damarına stent takılması görüntüsü
Karotis arter darlıklarında tedavi seçenekleri günümüzde oldukça çeşitlenmiştir. Özellikle stent kullanımı tedavi süreçlerini önemli ölçüde değiştirmiştir.
Transfemoral yaklaşımda:
- Femoral arter üzerinden giriş yapılır.
- İlerleyen aşamalarda aort arkına kadar ilerleyen bir tel ve kateter kullanılır.
- Lezyon tanımlanması ve geçilmesi için çeşitli anjiyografik görüntüler elde edilir.
- Embolik koruma cihazının yerleştirilmesi gereklidir.
- Stent yerleştirildikten sonra gerektiğinde balon anjiyoplasti ile düzeltme yapılabilir.
- Stent yerleştirilmesinin ardından olası stenoz için balon anjiyoplasti uygulanabilir.
Tedavi sonrası süreç hastanın hızla normale dönmesi için kritik öneme sahiptir. Dolayısıyla doktorların bu süreçte gösterdiği özen tedavi başarısını doğrudan etkiler. Özellikle dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır:
- Hastanın hemodinamik durumunun sürekli izlenmesi.
- Tedavi sırasında ve sonrasında oluşabilecek komplikasyonlara karşı hızlı müdahale.
Tedavi yöntemlerinin seçimi hastanın anatomik yapısına, lezyonun özelliklerine ve genel sağlık durumuna göre şekillenir. Tedavi edilen arterin durumu ileri görüntüleme teknikleri ile değerlendirilir ve en uygun tedavi stratejisi belirlenir.
Karotis Stentleme İşleminin Potansiyel Riskleri
Karotis arter stenozunun stentle tedavisinde bazı riskler mevcuttur. İşlem sırasında femoral arter erişim noktasında komplikasyonlar gelişebilir. Bunlar genellikle şunları içerir:
- Kanama
- Perforasyon
- Diseksiyon
- Tromboz
- Distal embolizasyon
Ek olarak stent yerleştirme işlemi sırasında karotis arterde bazı zorluklar yaşanabilir. Bu durumlar tedavinin başarısını doğrudan etkiler. Özellikle stentin uygun şekilde yerleştirilememesi veya stentin kırılması gibi durumlar dikkate alınmalıdır. Bu tür komplikasyonlar hem prosedürün etkinliğini hem de hastanın iyileşme sürecini olumsuz yönde etkileyebilir. Tedavi planlaması yapılırken bu riskler göz önünde bulundurulur ve hasta detaylı olarak bilgilendirilir.
Klinik Değerlendirmeler ve Karşılaştırmalar
Karotid arter stenozunun tedavisinde kullanılan iki ana yöntem karotid arter stentleme (KAS) ve cerrahi endarterektomi (SEA) arasında çeşitli klinik çalışmalar gerçekleştirilmiştir. KAS ve SEA yöntemleri hastaların klinik sonuçları açısından benzer restenoz oranlarına sahiptir. Ancak miyokard iskemi riski SEA ile daha yüksek bulunmuşken serebrovasküler kaza riski KAS yönteminde daha fazla görülmüştür. KAS yönteminin özellikle belirli hasta gruplarında SEA’ya kıyasla daha zorlayıcı sonuçlar doğurabileceği anlaşılmaktadır. Özellikle:
- 70 yaş üzeri hastalar
- Yüksek beyaz cevher lezyonuna sahip bireyler
Bu hastalar için KAS SEA’ya göre daha riskli olabilir. Ayrıca transkarotid yaklaşım sayesinde KAS yöntemi embolizasyon riskini azaltabilir. Devam eden klinik deneyimler bu yaklaşımın avantajlarını daha net ortaya koymaktadır. Hastanede kalış süreleri ve uzun vadeli maliyetler her iki tedavi yöntemi için benzerdir.
Sağlık Ekibi Karotis Darlıkları Tedavisinde Başarıyı Artırıyor
Karotis arter hastalığı sıklıkla birinci basamak sağlık hizmetlerinde karşılaşılan ciddi bir durumdur. Bu hastalığın tedavisi için hemşire uygulayıcılar ve dahiliye uzmanları vakaları genellikle daha uzman hekimlere yönlendirir. Vasküler cerrahlar veya girişimsel radyologlar karotis darlıklarının tedavisinde stent yerleştirme gibi yöntemler uygular. Bu yöntemler sayesinde hastaların iyileşme süreçleri hızlanır ve felç riski azalır. Tedavi süreci sonrasında hastaların yaşam tarzı değişiklikleri yapmaları önemlidir. Bu değişiklikler arasında:
- Vücut ağırlığını azaltma,
- Kolesterol düzeylerini düşürme,
- Düzenli egzersiz yapma,
yer alır. Bu yaşam tarzı değişiklikleri aterosklerozun önlenmesine yardımcı olur ve hastaların genel sağlık durumlarını iyileştirir.
Sıkça Sorulan Sorular
Şah damara (Karotis stentleme) stent takılması riskleri nelerdir?
Şah damara stent takılması işlemi sırasında ortaya çıkabilecek en ciddi komplikasyon beyin damarlarına pıhtı parçasının kaçmasıdır. Bu durum geçici veya kalıcı inme riskini beraberinde getirir. Ancak pıhtı koruyucu filtre kullanımı bu riski büyük ölçüde azaltır. Nöroradyologlar tarafından yapılan dikkatli bir işlemle inme riski %1’in altına düşürülebilir. Dolayısıyla stentleme işlemi oldukça güvenli kabul edilir fakat her türlü tıbbi müdahalede olduğu gibi belli başlı riskler taşır.
Şah damara stent takılması sonrası dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?
Şah damara stent takılmasının ardından hasta genellikle birkaç gün içinde günlük aktivitelerine dönebilir. Bu süreçte doktorlar sıklıkla hayat boyu kullanılması gereken kan sulandırıcı ilaçlar reçete eder. Hastaların bu ilaçları düzenli olarak kullanmaları önemlidir. Ayrıca stent tedavisinden sonra sigara bırakılmalı, eğer yüksek ise kan yağları ve kan şekerini düzenleyici bir diyet ve egzersiz programı uygulanmalıdır. Düzenli doktor kontrolleri yapılmalı ve herhangi bir sağlık sorunu yaşanırsa hemen tıbbi yardım alınmalıdır. Bu kontroller stentin fonksiyonunu ve genel kalp sağlığını izlemek için kritik öneme sahiptir.
Şah damarı stent takılması ne kadar sürer?
Şah damarı stent takılması işlemi genellikle 30 dakika içerisinde tamamlanır. İşlemin süresi tıkanıklığın karmaşıklığına ve bulunduğu yere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bu nedenle bazı durumlarda işlem biraz daha uzun sürebilir. Ancak çoğu vakada hastalar bu süre zarfında tedaviyi tamamlamış olur. Dolayısıyla hastaların ve doktorların bu zaman dilimini göz önünde bulundurması önemlidir.
Karotis (şah damarı) stentlerinin ömrü ne kadardır ve stent tekrar tıkanırsa ne yapılır?
Karotis stentlerinin belirli bir “son kullanma tarihi” yoktur ve genellikle ömür boyu kalıcı olacak şekilde tasarlanmışlardır. Ancak, stentin yerleştirildiği damar bölgesinde zamanla yeniden daralma (restenoz) veya tıkanma riski bulunmaktadır. Bu risk, hastanın yaşam tarzı değişikliklerine uyumu, altta yatan hastalıkların kontrolü ve genetik faktörlere bağlı olarak değişir. Restenoz gelişmesi durumunda, genellikle balon anjiyoplasti ile stentin içinin tekrar genişletilmesi, yeni bir stent yerleştirilmesi veya nadiren cerrahi müdahale gibi tedavi seçenekleri değerlendirilir. Düzenli doktor kontrolleri, olası bir restenozun erken saptanması için kritik öneme sahiptir.
Karotis (şah damarı) stentlemesi sonrası hastaların dikkat etmesi gereken özel beslenme ve egzersiz önerileri nelerdir?
Karotis stentlemesi sonrası genel sağlık ve damar sağlığını korumak için Akdeniz tipi beslenme modeli önerilmektedir. Bu diyet; taze sebze, meyve, tam tahıllar, baklagiller, balık ve zeytinyağı gibi sağlıklı yağların tüketimini vurgular. Kırmızı et, işlenmiş gıdalar, doymuş ve trans yağ içeren yiyeceklerden kaçınılması önemlidir. Tuz alımı da sınırlandırılmalıdır. Egzersiz olarak ise, doktor onayı alındıktan sonra haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta aerobik aktivite (tempolu yürüyüş, yüzme, bisiklet gibi) hedeflenmelidir. Bu yaşam tarzı değişiklikleri, kan basıncını, kolesterolü ve kan şekerini dengeleyerek stentin uzun ömürlü olmasına katkı sağlar.
Karotis (şah damarı) stentlemesinde kullanılan farklı stent türleri ve materyalleri var mıdır, avantajları nelerdir?
Evet, karotis arter stentlemesinde kullanılan çeşitli stent türleri ve materyalleri mevcuttur. Genellikle nikel-titanyum alaşımı olan nitinolden yapılan kendiliğinden genişleyebilen (self-expanding) stentler esneklikleri ve damar duvarına iyi uyum sağlamaları nedeniyle sıkça tercih edilir. Bazı stentler, pıhtı oluşumunu veya hücre çoğalmasını azaltmak amacıyla ilaç salınımlı (drug-eluting) olabilir, ancak bunların karotis arterlerde kullanımı diğer damarlara göre daha az yaygındır. Ayrıca, stentin tasarımında “açık hücreli” veya “kapalı hücreli” yapılar bulunabilir; kapalı hücreli tasarımlar genellikle daha fazla damar duvarı desteği sunarken, açık hücreli tasarımlar daha esnek olabilir ve yan dallara erişimi kolaylaştırabilir. Stent seçimi, darlığın yapısı, damar anatomisi ve hastanın özelliklerine göre doktor tarafından yapılır.
Karotis (şah damarı) stentlemesi sonrası beyin fonksiyonlarında veya bilişsel yeteneklerde herhangi bir değişiklik (iyileşme/kötüleşme) beklenir mi?
Karotis arter darlığı, beyne giden kan akımını azaltarak bilişsel fonksiyonlarda yavaşlama veya bozulmaya neden olabilir. Başarılı bir karotis stentleme işlemi ile beyne giden kan akımının yeniden düzenlenmesi, bazı hastalarda dikkat, hafıza ve genel bilişsel işlevlerde iyileşme sağlayabilir. Özellikle işlem öncesinde belirgin kan akımı yetersizliği olan ve buna bağlı hafif bilişsel şikayetleri bulunan hastalarda bu olumlu etki daha net gözlemlenebilir. Ancak, her hastada bu tür bir iyileşme garanti edilmez ve nadiren de olsa işlemle ilişkili komplikasyonlar (örneğin küçük bir inme) bilişsel durumu olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, işlem sonrası nörolojik ve bilişsel durumun takibi önemlidir.
Karotis (şah damarı) darlığı stentle tedavi edildikten sonra düzenli takip süreci nasıl işler ve hangi görüntüleme yöntemleri kullanılır?
Karotis stentlemesi sonrası düzenli takip, stentin açıklığını ve işlevselliğini kontrol etmek, olası komplikasyonları erken saptamak için hayati önem taşır. İlk kontrol genellikle işlemden sonraki 1-3 ay içinde yapılır. Takip ziyaretlerinde tipik olarak Karotis Doppler Ultrasonografi kullanılır; bu yöntem, ses dalgaları aracılığıyla kan akışını ve stentin durumunu ağrısız ve zararsız bir şekilde değerlendirir. Sonraki kontroller genellikle 12 ayda bir daha sonra ise 2 yılda bir olacak şekilde planlanır, ancak bu sıklık hastanın risk faktörlerine ve ilk kontrollerdeki bulgulara göre değişebilir. Nadiren, daha detaylı görüntüleme için Manyetik Rezonans Anjiyografi (MRA) veya Bilgisayarlı Tomografi Anjiyografi (BTA) gibi yöntemlere başvurulabilir.
Ek Kaynaklar ve Dökümanlar
https://ozgurkilickesmez.com/wp-content/uploads/2024/07/white-et-al-2022-carotid-artery-stenting.pdf

Interventional Radiology and Neuroradiology Speaclist Prof. Dr. Özgür Kılıçkesmez graduated from Cerrahpaşa Medical Faculty in 1997. He completed his specialization at Istanbul Education and Research Hospital. He received training in interventional radiology and oncology in London. He founded the interventional radiology department at Istanbul Çam and Sakura City Hospital and became a professor in 2020. He holds many international awards and certificates, has over 150 scientific publications, and has been cited more than 1500 times. He is currently working at Medicana Ataköy Hospital.
Vaka Örnekleri
Bel fıtığı disk içi radyofrekans tedavisi sonucu
Fıtık Tedavisi
Boyun Fıtığı Tedavisinde Lazer Teknolojisi ve Anjiyografi
Fıtık Tedavisi
Basedow-Graves hastalığı ameliyatsız tedavi sonucu
Tiroid Hastalıkları
TAKE işlemi ile yok edilen karaciğer tümörü
Kanser Tedavisi
Ameliyatsız Paratiroid Adenomu Tedavisi Sonucu
Paratiroid Adenomu
Sol akciğer komşuğuna gizlenmiş paratiroid adenomu
Paratiroid Adenomu
Bağırsak dalak anevrizması embolizasyonu
Embolizasyon
Dev dalak damar anevrizması kaplı stent ile tedavisi
Stent
Böbrek damarı anevrizmasının akım yönlendirici stent ile tedavisi
Stent
Dev Karaciğer Hemanjiom Mikrodalga Ablasyon
Ablasyon
Santral ven oklüzyonu: Balon tedavisi
Vakalar
Y stent eşlikli kapalı anevrizma tedavisi
Vakalar