Kemoembolizasyon, özellikle karaciğer tümörlerinin tedavisinde kullanılan, hedefe yönelik minimal invaziv bir yöntemdir. Transarteriyel kemoembolizasyon (TACE) olarak da bilinen bu işlem, tümörü besleyen atardamara kemoterapi ilacının verilmesi ve ardından damar yolunun emboli maddeleri ile tıkanması esasına dayanır. Bu sayede hem tümöre giden kan akışı kesilir hem de yüksek konsantrasyonda kemoterapi uygulanmış olur. Kemoembolizasyon yaptıranların yorumları incelendiğinde, birçok hasta bu yöntemin cerrahiye göre daha az travmatik olduğunu ve iyileşme sürecinin daha hızlı seyrettiğini belirtmektedir.
Kemoembolizasyon sonrası bazı yan etkiler ve komplikasyonlar gelişebilir. En sık karşılaşılan durumlar arasında ateş, halsizlik ve kemoembolizasyon sonrası ağrı yer alır. Bununla birlikte, nadiren de olsa enfeksiyon, damar tıkanıklığı gibi komplikasyonlar da görülebilir. Kemoembolizasyon riskleri düşük olmakla birlikte tamamen risksiz bir işlem değildir ve işlemin uzman bir girişimsel radyolog tarafından yapılması büyük önem taşır. Yine de, kemoembolizasyon başarı oranı özellikle karaciğer kanserinde oldukça yüksektir ve diğer tedavi yöntemleriyle kombine edildiğinde yaşam süresini ve kalitesini artırabilir.
SGK, kemoembolizasyon işlemini belirli şartlar altında karşılayabilmektedir, ancak özel hastanelerde işlem genellikle ek ücretlendirmeye tabidir. Kemoembolizasyon fiyatı; kullanılan ilaçlar, uygulama merkezinin donanımı ve hastanın genel sağlık durumu gibi etkenlere bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu nedenle işlem öncesi detaylı bir maliyet planlaması yapılması önerilir. Hem etkinliği hem de daha düşük yan etki profili nedeniyle kemoembolizasyon, günümüzde birçok hasta için umut verici bir tedavi seçeneği olarak öne çıkmaktadır.
Kemoembolizasyon (Transarteryel Kemoembolizasyon TAKE) Hakkında Bilmeniz Gerekenler | |
Tanım | Karaciğer tümörlerini tedavi etmek için kemoterapi ilaçlarının doğrudan tümör besleyici arterlere verilmesi ve ardından bu arterlerin embolize edilmesi işlemi. |
Endikasyonlar | Hepatoselüler karsinom (HCC), kolorektal kanser metastazları, inoperabl karaciğer tümörleri. |
Kontrendikasyonlar | Karaciğer fonksiyon bozukluğu, yaygın tümör hastalığı, ciddi koagulopati, portal ven trombozu. |
Prosedür Öncesi Hazırlık | Kan testleri, görüntüleme çalışmaları (MR, CT, anjiyografi), hastanın genel sağlık durumu ve karaciğer fonksiyonlarının değerlendirilmesi, işlem öncesi aç kalma gereksinimi. |
Prosedür Süresi | Genellikle 1-2 saat. |
Anestezi Türü | Lokal anestezi ve sedasyon. |
Prosedür Adımları | 1. Femoral arter üzerinden kateterin karaciğer arterine ilerletilmesi 2. Kemoterapi ilaçlarının verilmesi 3. Tümör besleyici arterlerin embolize edilmesi (partiküller veya mikro kürecikler ile) 4. Kateterin çıkarılması ve işlem sonlandırılması |
Komplikasyonlar | Postembolizasyon sendromu (ateş, ağrı, bulantı), karaciğer fonksiyon bozukluğu, safra yolu yaralanması, enfeksiyon, kanama. |
İyileşme Süresi | Genellikle birkaç gün ila bir hafta; hastanede yatış süresi 1-2 gün olabilir. |
Başarı Oranı | Çoğu vakada tümör büyümesinin yavaşlatılması veya küçültülmesi; uzun dönem sonuçlar hastanın genel sağlık durumu ve tümör tipine bağlıdır. |
Alternatif Tedaviler | Cerrahi rezeksiyon, radyofrekans ablasyon (RFA), sistemik kemoterapi, radyoembolizasyon. |

Prof. Dr. Özgür KILIÇKESMEZ
Girişimsel Radyoloji / Girişimsel Nöroradyoloji
Kemoembolizasyonun Nedir ?
Kemoembolizasyon kanserli hücrelere yönelik yerinde tedavi sunar. İşlem tümörü besleyen atardamarlara direkt ilaç verilmesini içerir. Bu teknikle kemoterapötik ajanlar ve tümörün beslenmesini kısıtlayıcı partiküller damar yoluyla tümöre ulaştırılır. 1970’lerden itibaren kullanılmaya başlanan bu yöntem özellikle karaciğer kanserleri için uygulanır. Tedavi edilen kanser türleri şunlardır:
- Hepatoselüler karsinom
- Metastaz yapmış kolon kanseri
- Metastaz yapmış meme kanseri
- Karsinoid tümörler
- Yumuşak doku sarkomları
- Melanom
Bu yöntemle ilaçlar kanserli bölgeye daha yüksek konsantrasyonda ulaşırken sağlıklı dokuların ilaçtan etkilenmesi minimize edilir. Tedavi lokalize etki sağlamakla kalmaz aynı zamanda tümörün beslenmesini kesintiye uğratarak büyümesini yavaşlatır veya durdurur.
Karaciğerin Anatomisi ve Beslenme Yolları
Karaciğer karmaşık yapısı ve çoklu beslenme kanalları ile dikkat çeker. Organ, çeşitli loblar ve segmentlere ayrılır. Bu bölümlendirme karaciğerin fonksiyonel bütünlüğünü anlamada kritik bir rol oynar. En çok kabul gören sınıflandırma Couinaud tarafından yapılmıştır. Bu sistem karaciğerin bölümlerini portal venöz ve sistemik venöz drenaj hatlarına göre ayırır. Arteriyel kan akışı ise daha değişkendir ve çoğu durumda çölyak arterden türeyen hepatik arterler aracılığıyla sağlanır. Bu arterler karaciğerin sağ ve sol loblarını beslemek üzere dallanır.
Karaciğer tümörlerine yönelik kemoembolizasyon sırasında aşağıdaki potansiyel aksesuar arterler göz önünde bulundurulmalıdır:
- Sağ frenik arter
- Değiştirilmiş veya aksesuar sol hepatik arter
- Sağ internal meme arteri
Öte yandan istenmeyen kemoembolizasyon riskini azaltmak için şu arterlerin bilinmesi önemlidir:
- Kistik arter
- Sağ gastrik arter
- Falsiform arter
- Duodenal arter
*Tedavi fiyatları ve süreci hakkında en iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.
Kemoembolizasyon Uygulamasının Zamanlaması
Kemoembolizasyon özellikle hepatosellüler karsinoma (HCC) ve metastatik karaciğer hastalığına sahip hastalar için önemli bir tedavi seçeneğidir. Bu tedavi hastanın durumuna ve belirli kriterlere göre uygulanır.
Hasta Değerlendirmesi ve Seçimi
Kemoembolizasyon uygulaması öncesi hastaların durumu dikkatlice değerlendirilir. NCCN kılavuzlarına göre belirlenen adaylık kriterleri şu şekildedir:
- Hasta cerrahi işleme uygun değilse ya da cerrahi müdahaleye dayanıklılığı yetersizse,
- Karaciğer fonksiyonları, tümörün boyutu ve sayısı gibi faktörler cerrahiye uygun olmadığını gösteriyorsa,
- Genel sağlık durumu ve yaşam kalitesi kemoembolizasyonun olası yan etkilerine karşı yeterli direnç sağlayacak düzeydeyse.
Kemoembolizasyon için İdeal Adaylar
Kemoembolizasyon tedavisinin uygulanacağı hastalar genellikle şu özelliklere sahiptir:
- Karaciğer fonksiyonu Child-Pugh skoru A veya B olanlar,
- ECOG Performans Durumu skoru 0 veya 1 olanlar,
- Aktif tümör büyümesine rağmen karaciğer dışı metastaz göstermeyenler.
Kemoembolizasyonun Uygulanma Zamanı
Kemoembolizasyon aşağıdaki durumlarda önerilir:
- Hastalar köprü tedavisi olarak değerlendirildiğinde; bu transplantasyon öncesi tümör yükünü azaltmayı amaçlar.
- Hastalar transplantasyon için uygun hale getirilmeye çalışılırken; tümör boyutları Milan kriterlerine uygun hale getirilmeye çalışılır.
- Çoklu nodül durumları ve büyük tümörler mevcut olduğunda ve diğer tedavi seçenekleri yetersiz kaldığında.
TAKE’nin Rolü
- TAKE tedavisi fotoğrafı
Transarteriyel kemoembolizasyon (TAKE) özellikle HCC ve karaciğere metastaz yapmış kanserlerde kullanılan bir yöntemdir. Kemoembolizasyonun amacı tümörlerin küçülmesini sağlamak ve mümkünse hastaları cerrahiye uygun hale getirmektir. Ancak bu tedavinin küratif bir etkisi yoktur ve genellikle palyatif bir yaklaşım olarak kabul edilir.
TACE genellikle şu durumlarda birinci basamak tedavi olarak kullanılır:
- Hastanın karaciğer fonksiyonu stabilken (Child-Pugh sınıfı A veya B),
- Genel sağlık durumu nispeten iyi olduğunda (ECOG PS 0 veya 1),
- Cerrahi müdahale transplantasyon veya diğer invaziv tedavilere alternatif olarak.
Kemoembolizasyon karaciğer kanserinin ilerlemesini yavaşlatma ve hastanın yaşam süresini ve kalitesini artırma potansiyeline sahiptir. Tedavi hastanın mevcut sağlık durumu ve kanserinin evresine göre özelleştirilir ve multidisipliner bir ekip tarafından yürütülür.
Kemoembolizasyon: Uygulanmaması Gereken Durumlar
Kemoembolizasyon belirli sağlık sorunları olan hastalar için uygun olmayabilir. Bu tedavi yöntemi kanserli hücrelere direkt ilaç enjeksiyonu ile müdahale etse de bazı durumlarda riskler yararlarından fazla olabilir. İşte kemoembolizasyon yapılmaması gereken durumlar:
- Beklenen yaşam süresi düşük olan hastalar özellikle de tamamen bakıma muhtaç durumda olanlar için bu tedavi önerilmez.
- Kalp veya böbrek yetmezliği ve lökopeni gibi kemoterapiye kontrendikasyonları olan durumlar tedavi için uygun değildir.
- Hastanın tedaviye uyum sağlaması beklenmiyorsa kemoembolizasyon önerilmez.
- Karaciğer dışı yayılım gösteren metastazlar bu tedavi yönteminin etkinliğini sınırlar.
- Hastanın karaciğer fonksiyonları başlangıçta zayıfsa veya son dönem siroz gibi ciddi karaciğer problemleri varsa tedavi riskli olabilir.
- Ensefalopati, sarılık gibi semptomlar gösteren veya aktif alkol tüketen hastalarda kemoembolizasyon uygulanmamalıdır.
Bunun yanı sıra belirli teknik zorluklar da kemoembolizasyonun uygulanmamasını gerektirebilir:
- Ana portal ven trombozu yüksek olan hastalarda tedavi sonrası karaciğer yetmezliği riski artar.
- Safra yolu tıkanıklığı olan veya bilirubin seviyesi 3 mg/dL’den yüksek olan hastalarda segmental enjeksiyonlar yapılamaz.
- Kemoembolizasyon sırasında karaciğerin yarısından fazlasını etkileyecek büyük tümörler varsa bu tür bir tedavi uygulamak sakıncalıdır.
Kemoembolizasyon belirli sağlık durumlarına sahip hastalar için risk oluşturabilir. Bu nedenle tedaviye başlamadan önce hastanın durumu detaylı bir şekilde değerlendirilmelidir. Tedavi uygulanmadan önce alternatif yöntemlerin de gözden geçirilmesi önem taşır.
Kemoembolizasyon Kullanılan Ekipmanlar
Kemoembolizasyon süreci özellikle seçilen malzemeler kullanılarak gerçekleştirilir. Bu yöntemde temel ekipman ilaç salınımlı embolizasyon partikülleri ve konvansiyonel embolizasyon partikülleri olmak üzere iki ana kategori altında incelenebilir. İlk kategori olan ilaç salınımlı embolizasyon partikülleri kanser tedavisinde yavaş ilaç salımı sağlayan reçine boncuklardır. Bu boncuklar kemoterapi ilaçlarını doğrudan tümör siteine taşıyarak etkin bir tedavi sunar.
İlaç salınımlı boncuklar:
- Doksorubisin: Hipervasküler primer hepatik tümörler ve metastazlar için kullanılır.
- İrinotekan: Kolorektal kanser metastazlarını tedavi etmek için kullanılır.
İkinci kategori ise konvansiyonel TACE’dir. Bu yöntem lipiodol kontrast madde, kemoterapi ilacı ve embolizasyon ajanını içeren bir karışım kullanır. Her iki teknik de kanserli dokulara doğrudan müdahale ederek hastalığın ilerlemesini kontrol altına almaya yardımcı olur.
Kemoembolizasyon Öncesi Hazırlıklar Nelerdir?
Kemoembolizasyon sürecine hazırlık tedavinin başarısı için hayati önem taşır. İlk olarak hastanın detaylı görüntüleme işlemleri gerçekleştirilir. Bu işlemler aracılığıyla doktorlar tedavi edilecek alanın detaylı haritasını çıkarır. Kesitsel görüntülemeler özellikle kontrastlı BT veya MRI kullanılarak yapılır. Bu görüntülemeler sayesinde tümörün konumu ve büyüklüğü gibi kritik bilgiler edinilir. Ayrıca bu süreçte karaciğerdeki diğer önemli damar yapıları ve olası anormallikler de belirlenir.
Tedavi planlaması aşamasında radyologlar tümörü besleyen ana arterlerin saptanması için özel teknikler kullanır. Bu tekniklerle yanlışlıkla hedef dışı kemoembolizasyonun önüne geçmek mümkün hale gelir. Arterlerin doğru bir şekilde tespit edilmesi ve işaretlenmesi işlem sırasında olası komplikasyonların azaltılmasına yardımcı olur.
Biyo medikal gereklilikler açısından bazı durumlarda biyopsi yapılmasına gerek olmayabilir. Ancak şüpheli durumlar varsa ve tümör HCC kriterlerini karşılamıyorsa NCCN kılavuzlarına göre biyopsi yapılması önerilir. Bu özellikle görüntüleme bulguları malignite şüphesi taşıyan ve risk faktörü içermeyen lezyonlar için geçerlidir.
Tedaviye hazırlık sürecinde dikkate alınması gereken diğer önemli bir konu ise anestezi yönetimidir. TACE işlemleri genellikle bilinçli sedasyon altında gerçekleştirilir. Hastanın anesteziye uygunluğu ASA fiziksel sınıflandırma sistemi ve Mallampati skoru ile değerlendirilir. Yüksek riskli hastalar için anestezi uzmanı ve gerektiğinde kardiyolog konsültasyonu önerilir.
Hidrasyon tedavi sürecinin başka bir kritik yönüdür. Radyologlar işlem öncesi ve sonrası dönemde hastanın yeterli hidrasyonunun sağlanması için genellikle intravenöz salin solüsyonu kullanır.
Enfeksiyon önleme tedbirleri de büyük önem taşır. Nekrotik doku yatağı oluşumu ve bu dokuların apse oluşturma potansiyeli göz önüne alındığında profilaktik antibiyotik tedavisi standart bir uygulamadır. Bu tedavi geniş spektrumlu antibiyotikler kullanılarak gerçekleştirilir.
Kanama komplikasyonlarını önlemek için belirli önlemler alınır:
- Laboratuvar testleri yapılır.
- Kan sulandırıcı ilaçların dozajı ayarlanır.
Diğer semptom kontrol yöntemleri içinde şunlar yer alır:
- Antiemetikler ve steroidler işlem öncesi veya gerektiğinde verilir.
- Karsinoid tümör tedavisi gören hastalar için oktreotid işlem öncesi veya sırasında uygulanabilir.
Bu hazırlık süreci kemoembolizasyonun güvenli ve etkili bir şekilde uygulanmasını sağlamak için elzemdir.
Teknik Açıdan Kemoembolizasyon
Kemoembolizasyon işlemi sırasında arteriyel kateter kullanımı esastır. İlk olarak tümöre kan taşıyan arterler belirlenir ve bu arterler üzerinden kateter ilerletilir. Tümörü besleyen arterlere ulaşmak için mikrokateter teknolojisinden yararlanılır. Bu aşamada floroskopi yardımıyla tümörün beslenme yolu detaylıca incelenir. Embolizasyon işlemi için özel partiküller, kontrast madde ve kemoterapötik ajanlar kullanılır. İşlem arteriyel akım durana kadar devam eder. İşlem sonrası embolize edilen bölgenin durumunu kontrol etmek amacıyla takip arteriografisi yapılır. Embolizasyonun etkili olup olmadığını değerlendirmek için bu adım kritik öneme sahiptir. Karaciğerdeki tümör varlığı uygulanacak kemoterapi miktarını belirler. İşlemde dikkate alınması gereken önemli noktalar:
- Arterlerin belirlenmesi ve erişim sağlanması
- Mikrokateter kullanımı
- Embolizasyon partiküllerinin ve kemoterapötik ajanların uygulanması
- Takip arteriografisi ile kontrol
Kemoembolizasyon Tedavi Yönteminde Karşılaşılan Önemli Sorunlar
Kemoembolizasyon prosedürü her 100 hastadan yaklaşık 5 ila 10’unda ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Bu tedavi sonrasında hastalar bazı majör komplikasyonlarla karşılaşabilirler. En sık rastlanan komplikasyonlar arasında karaciğer yetmezliği önemli bir yer tutar. Ayrıca hastaların hayatını kaybetmesi gibi üzücü durumlar da yaşanabilmektedir. Bunun yanı sıra karın içinde apse gelişimi de gözlemlenebilir.
- Tümör rüptürü
- Kolesistit
- Biloma
- Kalıcı safra yolu darlığı
- Arter diseksiyonu
- Pulmoner emboli
Diğer ciddi sorunlar arasında hedef dışı embolizasyon sonucu ortaya çıkan dokuda hasarlar ve gastrointestinal kanama da bulunmaktadır. Bu tür komplikasyonlar tedavinin risklerini artırır ve hastalar için ek tedavi gereksinimlerini beraberinde getirebilir.
Tedavideki Kritik Rol
Bu yöntem özellikle ileri evre hastalarda kullanılır ve tümörü besleyen damarlara doğrudan müdahale eder. İşlem sırasında kemoterapi ilaçları ve tümörün büyümesini engelleyen partiküller karaciğerin damarlarına enjekte edilir. Bu tedavi tümörün küçülmesine ve bazen de nekrozuna yol açarak hastanın sağkalım süresini uzatabilir.
Kemoembolizasyonun etkinliği çeşitli faktörlere bağlıdır:
- Hastanın genel sağlık durumu
- Karaciğer fonksiyonlarının seviyesi
- Tümörün büyüklüğü ve yayılma derecesi
Bu faktörler tedavinin sonucunu doğrudan etkiler ve her hasta için tedavi planı özelleştirilir. Kemoembolizasyon genellikle diğer tedavi yöntemlerine yanıt vermeyen ya da cerrahi müdahale için uygun olmayan hastalarda tercih edilir. Bu yöntem özellikle aşağıdaki durumlarda uygulanır:
- İleri derecede tümör yükü taşıyan hastalar
- Cerrahi müdahale veya organ nakli mümkün olmayan vakalar
Tedavi başarısını artıran başlıca faktörler şunlardır:
- Düşük tümör yükü
- İyi korunmuş karaciğer fonksiyonları
Tedavi sonuçları üzerine yapılan çalışmalar kemoembolizasyonun sağkalım sürelerini önemli ölçüde uzatabildiğini göstermiştir. Özellikle karaciğer kanseri olan hastalarda yapılan müdahaleler sağkalım sürelerini belirgin şekilde iyileştirebilir. Bununla birlikte tedavinin tekrarı hastanın durumuna göre ayarlanmalıdır.
Kemoembolizasyonun alternatifleri hastanın durumuna ve tümörün özelliklerine göre değişkenlik gösterir. Genellikle aşağıdaki yöntemler tercih edilir:
- İntravenöz kemoterapi
- Dış ışın radyasyonu
- Tümör ablasyon yöntemleri:
- Isı ile (mikrodalgalar veya radyo dalgaları)
- Soğuk ile (kriyoablasyon)
- Tümörün arterlerine yapılan embolizasyon:
- İnert partiküllerle (bland embolizasyon)
- Radyoaktif partiküllerle (radyoembolizasyon)
Tedavi Ekibi ile Sağkalım Sonuçlarını İyileştirme
Hepatik kemoembolizasyon onkoloji ve radyoloji uzmanlarının iş birliği gerektiren bir süreçtir. Bu tedaviyi uygulayan ekip hastanın durumuna özel çözümler geliştirir. İşlem sonrası hasta takibi özellikle onkoloji hemşiresi ve birincil bakıcı tarafından yürütülür. Bu takip olası komplikasyonların erken tespiti için kritik öneme sahiptir. Uzun vadeli sağkalım oranları üzerinde etkili olan faktörler arasında:
- Hastanın genel sağlık durumu,
- Tümörün büyüklüğü ve yayılım derecesi,
- Uygulanan tedavi yöntemlerinin kapsamlılığı bulunur.
Klinik çalışmalar TAKE (Transarterial chemoembolization) yönteminin destekleyici bakım yöntemlerine kıyasla daha iyi sağkalım oranları sağladığını göstermiştir. Ancak TACE’in sistemik tedavilerle kombinasyonu beklenen faydayı sağlamamıştır. Özellikle Y90 radyoembolizasyon yönteminin lokal ilerlemiş veya ameliyat edilemez durumdaki hastalar üzerindeki etkisi monoterapi ile benzer sonuçlar doğurmuştur. Bu bulgular tedavi seçeneklerinin etkinliğini değerlendirirken dikkatli olunmasını gerektirir.
Kemoembolizasyon (TAKE) Fiyatları 2025
Kemoembolizasyon fiyatı birçok farklı faktöre bağlı olarak değişiklik gösterir. Seçilen hastane veya klinik türü genellikle maliyeti etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Ayrıca işlemi gerçekleştiren doktorun deneyimi ve uzmanlık düzeyi de ücretler üzerinde belirleyici olabilir. Kullanılan kemoterapi ilaçları ve embolizasyon malzemelerinin kalitesi tedavinin toplam maliyetini artırabilir. Hastanın sağlık durumu ve tümörün özellikleri de fiyatlandırmada rol oynar. Son olarak işlem öncesi ve sonrası yapılan testler ile hastanede kalış süresi gibi ek hizmetler maliyeti yükseltebilir.
Kemoembolizasyon Yaptıranların Yorumları
Prof. Dr. Özgür Kılıçkesmez’in yorumları için Google Maps ya da Doktortakvimi‘ne göz atabilirsiniz.
Sıkça Sorulan Sorular
Kemoembolizasyon (TAKE) tedavisini hangi doktor yapar?
Kemoembolizasyon (TAKE) tedavisi girişimsel radyologlar tarafından uygulanır. Bu doktorlar özel eğitim almış doktorlardır ve bu tür prosedürlerde uzmanlaşmışlardır. Girişimsel radyologlar hastanın durumuna göre en uygun tedavi yöntemini belirlerler.
TAKE tedavisinin yan etkileri var mıdır?
Evet TAKE tedavisinin bazı yan etkileri bulunmaktadır. Özellikle karın bölgesinde ağrı hissi tedavinin ardından sıkça rapor edilmektedir. Ayrıca mide bulantısı da hastalar tarafından yaygın olarak yaşanan bir durumdur. Tedavi sonrası enerji düşüklüğü ve halsizlik hissi de görülebilir. Bununla birlikte kemoembolizasyon işleminden sonra oluşabilen postembolizasyon sendromu kapsamında 3-4 gün sürebilen ateşli bir durum da hastaları etkileyebilir.
TAKE sonrası dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?
Transarteriyel kemoembolizasyon sonrası hastanın iyileşme süreci dikkatle yönetilmelidir. İlk olarak hastanın doktoru ile düzenli takip randevuları ayarlanmalıdır. Bu randevular kan testleri ve görüntüleme yöntemleri ile tedavinin etkinliği değerlendirilir. Ayrıca hasta yaklaşık on gün boyunca ağır fiziksel aktivitelerden uzak durmalıdır. Bu süre zarfında yavaş yavaş normal aktivitelere geçiş yapılmalıdır. Yan etkilerin yönetimi için ağrı, ateş, mide bulantısı ve yorgunluk gibi semptomlar doktor kontrolünde ilaçlarla hafifletilebilir. Hastanın karaciğer fonksiyonları düzenli olarak test edilmeli ve sağlıklı beslenme ile yeterli hidrasyon sağlanmalıdır.
Ek Kaynaklar ve Dökümanlar
https://ozgurkilickesmez.com/wp-content/uploads/2024/07/Transarterial-chemoembolization.pdf

Interventional Radiology and Neuroradiology Speaclist Prof. Dr. Özgür Kılıçkesmez graduated from Cerrahpaşa Medical Faculty in 1997. He completed his specialization at Istanbul Education and Research Hospital. He received training in interventional radiology and oncology in London. He founded the interventional radiology department at Istanbul Çam and Sakura City Hospital and became a professor in 2020. He holds many international awards and certificates, has over 150 scientific publications, and has been cited more than 1500 times. He is currently working at Medicana Ataköy Hospital.
Vaka Örnekleri
Bel fıtığı disk içi radyofrekans tedavisi sonucu
Fıtık Tedavisi
Boyun Fıtığı Tedavisinde Lazer Teknolojisi ve Anjiyografi
Fıtık Tedavisi
Basedow-Graves hastalığı ameliyatsız tedavi sonucu
Tiroid Hastalıkları
TAKE işlemi ile yok edilen karaciğer tümörü
Kanser Tedavisi
Ameliyatsız Paratiroid Adenomu Tedavisi Sonucu
Paratiroid Adenomu
Sol akciğer komşuğuna gizlenmiş paratiroid adenomu
Paratiroid Adenomu
Bağırsak dalak anevrizması embolizasyonu
Embolizasyon
Dev dalak damar anevrizması kaplı stent ile tedavisi
Stent
Böbrek damarı anevrizmasının akım yönlendirici stent ile tedavisi
Stent
Dev Karaciğer Hemanjiom Mikrodalga Ablasyon
Ablasyon
Santral ven oklüzyonu: Balon tedavisi
Vakalar
Y stent eşlikli kapalı anevrizma tedavisi
Vakalar