Beyin anevrizması stent tedavisi, geniş boyunlu veya kompleks yapıdaki anevrizmaları kapatmak için damar içine stent yerleştirilmesini içeren endovasküler bir yöntemdir.

Beyin anevrizması stent tedavisi sırasında, kasıktan girilerek beyin damarına ulaşılıp stent yerleştirilir. Gerekirse stent içine koil uygulanarak anevrizma tamamen doldurulur.

Beyin anevrizması stent tedavisi avantajları arasında açık cerrahiye göre daha az invazivlik, kısa iyileşme süresi ve düşük komplikasyon riski yer alır.

Beyin anevrizması stent tedavisi sonrası, hasta antiplatelet tedavi ile izlenir. Düzenli anjiyografik kontrollerle stent açıklığı ve anevrizma durumu değerlendirilir.

Tıbbi AdıBeyin anevrizması stent tedavisi (Endovasküler stent yerleştirme)
Etkilenen BölgelerBeyin damarları (genellikle Willis poligonu bölgesinde anevrizma oluşur)
NedenlerBeyin damarlarında zayıflık (genetik yatkınlık, hipertansiyon, damar sertliği, sigara kullanımı)
BelirtilerPatlamamış anevrizmalar genellikle belirti vermez; patlamış anevrizmada şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma, bilinç kaybı, nörolojik defisitler
Tanı YöntemleriBeyin anjiyografisi, manyetik rezonans anjiyografi (MRA), bilgisayarlı tomografi anjiyografi (CTA)
Tedavi YöntemleriEndovasküler akım yönlendirici stent yerleştirme, coil embolizasyonu ile birlikte stent (Y stent, x stent…),, açık cerrahi (clip uygulama)
Olası KomplikasyonlarKanama, inme, pıhtı oluşumu, damar tıkanıklığı, anevrizmanın yeniden büyümesi(son derece nadir)
Önleme YöntemleriHipertansiyon kontrolü, sigarayı bırakma, kolesterol düzeylerinin kontrolü, düzenli beyin görüntülemesi (riskli hastalar için)
İyileşme SüresiEndovasküler stent tedavisinden sonra birkaç hafta; tam iyileşme süreci hastanın genel durumuna ve anevrizmanın büyüklüğüne bağlıdır
Türkiye’nin Girişimsel Radyoloji ve Nöroradyoloji Doktoru

Prof. Dr. Özgür KILIÇKESMEZ

Girişimsel Radyoloji / Girişimsel Nöroradyoloji

Prof. Dr. Kılıçkesmez, Türk Radyoloji Yeterlilik Belgesi, Türk Girişimsel Radyoloji Yeterlilik Belgesi, Strok (inme) tedavisi sertifikasyonu ve Avrupa Girişimsel Radyoloji Boardu (EBIR) sahibidir. Akademik geçmişinde, 2008 yılında Siemens Radyoloji Birincilik Ödülü’nü kazanmıştır.
Özgeçmiş Ödüller Yorumlar

Stent Destekli Koilleme Nedir?

Stent destekli koilleme beyin anevrizmalarının tedavisi için kritik bir yaklaşım sunar. Bu yöntem özellikle geniş boyunlu anevrizmalar için idealdir çünkü geleneksel yöntemler bu tür yapıları etkili bir şekilde izole etmekte yetersiz kalabilir. Tedavi sürecinde ana damara bir stent yerleştirilir ve bu sarmalların damardan kaymasını engeller. Stent ayrıca yapısal destek sağlayarak anevrizmanın daha güvenli bir şekilde doldurulmasına olanak tanır.

Stent yardımlı koilleme tedavisi sayesinde anevrizmanın iç yapısı daha stabil hale gelir. Bunun sonucunda tekrarlama riski azalır ve anevrizma tıkanıklığı daha etkili bir şekilde gerçekleşir. Stent mikrokateter aracılığıyla hassas bir şekilde yerleştirilir. Ardından anevrizma içine sarmallar yerleştirilir ve bu sarmallar stent tarafından desteklenir. Bu işlem sırasında dikkatlice kontrol edilen hemodinamik değişiklikler anevrizmanın kademeli olarak kapanmasını teşvik eder.

  • Stent yerleştirildikten sonra yapılan mikrokateter yardımıyla sarmalların yerleştirilmesi,
  • Anevrizma kesesinin doldurulmasında sağlanan yüksek yoğunluk,
  • Hemodinamik değişikliklerle trombozun teşvik edilmesi.

Son olarak stent içi endotel hücre büyümesi anevrizmanın doğal yollarla tıkanmasını sağlar.

7/24 WhatsApp
İçin
Tıklayın!

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

    *Tedavi fiyatları ve süreci hakkında en iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.

    Akım Yönlendirici Stentler Nasıl Çalışır?

    Akım yönlendirici stentler beyin anevrizmalarının tedavisinde devrim niteliğinde bir adım temsil eder. Bu teknoloji kan akışını doğrudan etkileyerek anevrizmanın iyileşme sürecini hızlandırır. Stentler anevrizma boynuna yerleştirilir ve kan akışını anevrizma kesesinden uzaklaştırmak için tasarlanmış ince örgülü yapıya sahiptirler. Bu durum anevrizma duvarı üzerindeki basıncı azaltarak yırtılma riskini minimize eder.

    • Akım yönlendirici stentler anevrizma duvarı üzerinde endotel hücrelerinin büyümesini teşvik eder.
    • Bu hücreler zamanla stent üzerinde bir tabaka oluşturur ve anevrizmayı doğal yoldan kapatır.

    Ayrıca bu stentler sarmal tekniklerin yetersiz kaldığı büyük ve karmaşık anevrizmaların tedavisinde etkilidir. Özellikle geniş boyunlu ve fusiform anevrizmalar bu stentlerin kullanımıyla başarıyla tedavi edilir. Daha büyük anevrizmalar veya zor anatomik konumlarda bulunan anevrizmalar için bu stentler diğer endovasküler yöntemlerle karşılaştırıldığında daha avantajlıdır.

    • Büyük veya dev anevrizmalar bu yöntemle daha düşük nüks oranına sahip olur.
    • Geleneksel stentlerden farklı olarak akım yönlendirici stentler ek sarmallama gerektirmez.

    Beyin Anevrizmaları İçin Stent Tedavisi Ne Kadar Etkilidir?

    Beyin anevrizmaları için stent tedavisi modern tıbbın en etkili çözümlerinden biri olarak kabul edilir. Geniş boyunlu veya karmaşık anevrizmaların tedavisinde özellikle Stent Destekli koilleme (SAC) ve akım yönlendirici stentler ön plana çıkar. Bu teknikler anevrizma tıkanıklığını teşvik ederken rüptür riskini önemli ölçüde azaltır. Öne çıkan bazı stent tipleri ve etkinlikleri şu şekildedir:

    Stent tedavisi rüptüre olmuş anevrizmalar için daha yüksek komplikasyon oranlarına sahip olmasına rağmen rüptüre olmamış vakalarda güvenlik profili iyileşir. Bununla birlikte SAC ve akım yönlendirici stentlerle ilişkili tromboembolik olayların olasılığı kullanılan antiplatelet tedavisinin süresine bağlı olarak artabilir.

    Stent Yerleştirmenin Riskleri ve Komplikasyonları Nelerdir?

    Beyin anevrizması stent tedavisinde ortaya çıkabilecek riskler ve komplikasyonlar hastalar ve sağlık uzmanları için önemli endişeler arasındadır. Stent yerleştirilmesi sırasında ve sonrasında karşılaşılabilecek başlıca sorunlar şunlardır:

    Tromboembolik Olaylar:

    • Stent içinde veya çevresinde kan pıhtısı oluşabilir.
    • Bu durum iskemik inmeye yol açabilir.
    • İlk 40 gün bu açıdan en kritik dönemdir.

    Hemorajik Komplikasyonlar:

    • Çift antiplatelet tedavisi (DAPT) kanama riskini artırabilir.
    • Özellikle klopidogrel kullanımı kanama olaylarını tetikleyebilir.
    • Bu ilaçlara aşırı duyarlı bireylerde kanama riski daha yüksektir.

    Stent ile damar duvarı arasındaki tam temasın sağlanamaması özellikle damarın kıvrımlılığı veya büyüklüğü gibi faktörlerle birleştiğinde pıhtı oluşumunu tetikleyebilir. Bunun yanı sıra DAPT kullanımı zorunlu olmakla birlikte hemorajik inme riskini de barındırır. Bu tedavi özellikle deri altı kanaması ve burun kanaması gibi yan etkilere yol açabilir. Ayrıca yüksek platelet reaktivite inhibisyonuna sahip hastaların daha ciddi kanama komplikasyonlarına maruz kalma olasılığı artar.

    Bu risklerin yönetilmesi DAPT süresinin dikkatle planlanmasını gerektirir. Uzun süreli DAPT kullanımı kanama riskini artırırken sürenin kısaltılması tromboembolizm riskini artırabilir. Bazı çalışmalar bir aylık DAPT sonrasında tek antiplatelet tedavisine geçişin kanama risklerini azalttığına işaret etmektedir.

    Detaylı bilgi ve randevu almak için Prof. Dr. Özgür Kılıçkesmez'e hemen ulaş!

    Beyin Anevrizması Stent Tedavisine Kimler Adaydır?

    Beyin anevrizması stent tedavisi için adayların belirlenmesi çeşitli faktörlere bağlıdır. Öncelikle adayların genel sağlık durumu dikkatlice incelenir. Sağlık durumları tedavinin başarı şansını doğrudan etkileyebilir. Özellikle büyük damar bifurkasyonları gibi karmaşık damar yapılarına sahip olanlar bu tedavi yönteminden daha fazla yarar görebilir. Ayrıca anevrizmanın fiziksel özellikleri önemlidir:

    • Anevrizmanın boyutu
    • Anevrizmanın şekli
    • Anevrizmanın yeri

    Bu özellikler stentin uygulanabilirliğini ve potansiyel başarısını belirler. Anevrizmanın büyük ve karmaşık yapısı stent destekli coiling işleminin daha uygun olduğuna işaret eder. Stentler özellikle geniş boyunlu anevrizmalarda yapısal destek sağlayarak tedavi başarısını artırır. Görüntüleme teknikleri ile damar anatomisinin detaylı bir şekilde haritalanması da şarttır. Bu görüntülemeler sayesinde uzmanlar anevrizmanın stente uygun olup olmadığını değerlendirir.

    Son olarak adayların risk profilleri de göz önünde bulundurulur. Özellikle kanama riski taşıyan veya yakın zamanda anevrizma rüptürü yaşamış hastalar genellikle bu tedavi yöntemi için uygun değildir.

    Stent Tedavisine Kimler Adaydır?

    Stent tedavisine aday olan hastalar genellikle belirli özelliklere sahiptir. Bu tedavi yöntemi özellikle geniş boyunlu veya karmaşık anevrizmalara sahip kişiler için uygundur. Adayların genel sağlık durumu da tedaviye uygunluk açısından önem taşır. Çünkü sağlam bir genel sağlık iyileşme sürecini hızlandırabilir ve tedavi sonrası komplikasyon riskini azaltabilir.

    Stent tedavisine aday olabilecek hastalar şunları içerir:

    • Geniş boyunlu intrakraniyal anevrizması olanlar.
    • Karmaşık yapıda anevrizması olanlar ve cerrahi müdahaleye uygun olmayanlar.
    • Önceki cerrahi veya endovasküler müdahalelere rağmen anevrizma nüks edenler.
    • Blister anevrizmalar
    • Dev anevrizmalar
    • Disekan ve fuziform anevrizmalar

    Bu hastaların tedaviye uygunluğu detaylı görüntüleme teknikleri ile değerlendirilir. Yapılan değerlendirmeler sonucunda anevrizmanın yapısı ve yerleşimine göre en uygun stent tipi seçilir. Adaylar ayrıca kapsamlı bir sağlık değerlendirmesinden geçirilir. Bu değerlendirme stent yerleştirilmesinin olası risklerini ve hasta için sağlayacağı faydaları belirlemek için yapılır. Özellikle ileri yaştaki hastalar veya başka ciddi sağlık sorunları olanlar için bu değerlendirmeler hayati öneme sahiptir.

    Sıkça Sorulan Sorular

    Stent yardımlı tedavi, genellikle geniş boyunlu veya karmaşık şekilli beyin anevrizmalarında, geleneksel koiling yöntemlerinin yetersiz kaldığı durumlarda uygulanır. 157 anevrizmanın Woven EndoBridge (WEB) cihazıyla tedavi edildiği bir çalışmada, %12,1’inin çok geniş boyunlar (yüzde 5,2) veya WEB cihazı çıkıntısı (yüzde 94,7) nedeniyle ek stent yerleştirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Diğer bir analizde ise, 1.518 intrakraniyal anevrizmanın tedavi edildiği bir çalışmada, kendi kendine genişleyen örgü stentlerinin %97 başarı oranı ile yerleştirildiği ve anevrizma tamamen tıkama oranının %88,3 olduğu bildirilmiştir. Bu veriler, stent yardımlı yöntemlerin, daha basit endovasküler tedavilere uygun olmayan karmaşık anevrizmaların yönetiminde etkinliğini ortaya koymaktadır.

    Beyin anevrizması için stent yerleştirme, akış yönlendirme (flow diversion) olarak bilinen, damarın içine esnek bir ağ yapısının (stent) yerleştirildiği, anevrizmanın bulunduğu bölgedeki kan akışını yönlendirerek anevrizmada pıhtılaşmayı teşvik eden ve yırtılma riskini azaltan minimal invaziv bir prosedürdür. Prosedür, kasık veya bilekten yapılan bir kesiden, görüntüleme rehberliğinde kateterin damarlar aracılığıyla anevrizma bölgesine yönlendirilmesiyle gerçekleştirilir. Stent doğru pozisyonda yerleştirildikten sonra damarla uyum sağlayacak şekilde genişler ve anında kan akışı dinamiklerini değiştirir. İyileşme süreci genellikle kısa bir hastanede kalış süresiyle tamamlanır, çoğu hasta bir hafta içinde normal aktivitelerine dönebilir. Potansiyel riskler arasında pıhtı oluşumu ve damar daralması yer alır, bu nedenle hastalar işlem sonrasında kan sulandırıcı ilaçlar kullanır. Düzenli takipler, stent ve anevrizma durumunun izlenmesi açısından oldukça önemlidir.

    Beyin anevrizması stent tedavisinden sonra, hastaların kan pıhtılarını önlemek için antiplatelet ilaçlar gibi reçeteli ilaçlara uyması gerekir. Ameliyat bölgesini temiz ve kuru tutmak, enfeksiyon belirtilerini izlemek ve sağlık profesyoneli tarafından onaylanana kadar aşırı fiziksel aktivitelerden kaçınmak önemlidir. Düzenli takip randevuları, stentin durumu ve iyileşme süreci için gereklidir. Ayrıca şiddetli baş ağrıları, görme değişiklikleri veya nörolojik eksiklikler gibi belirtilere dikkat edilmesi ve bu tür durumlarda hemen tıbbi yardım alınması gerekir. Sigara içmeme ve kan basıncı yönetimi gibi yaşam tarzı değişiklikleri, komplikasyon riskini azaltmaya yardımcı olabilir.

    Beyin anevrizması stent tedavisinin uzun vadeli başarı oranları, stent tipi ve anevrizmanın özelliklerine göre değişiklik göstermektedir. Örneğin LEO Plus stentiyle geniş boyunlu intrakraniyal anevrizmalar üzerinde yapılan bir çalışmada, 5 yıl sonunda tam kapanma oranı %73,1 iken, boyun kalıntısı %14,1 ve kalıcı anevrizma %12,8 bulunmuştur. Başka bir çalışmada, WEB cihazı ve stent kombinasyonu kullanılarak yapılan tedavilerde, 12. ayda tam anevrizma kapanma oranı %92,9, tedavi sonrası yeniden müdahale oranı ise %5,9 bulunmuştur. Ayrıca posterior sirkülasyon anevrizmalarına yönelik Neuroform Atlas stenti ile yapılan bir araştırmada, 12. ayda tam kapanma oranı %76,7, ipsilateral büyük inme oranı ise %4,3 olarak rapor edilmiştir.

    Beyin anevrizması tedavisinde stent yerleştirilmesiyle ilgili komplikasyon riski yaklaşık %9,4’tür; stentsiz koil tedavisine göre daha yüksektir (%5,6). İskemik komplikasyonlar stentli tedaviyle %7,0 iken, stentsiz tedavide bu oran %3,5’tir. Hemorajik komplikasyonlar ise stentli tedavide %2,3, stentsiz tedavide ise %1,9’dur. İşlemle ilişkili ölüm oranı stentli tedavilerde %2,7, stentsiz tedavilerde ise %1,1’dir. Ancak stentli tedavi, anevrizma nüks oranlarını %15,5’e indirirken, stentsiz tedavilerde bu oran %35,5’tir. Y-stentleme tekniğiyle tedavi edilen hastalarda, anevrizma kapanma oranı %91 olup, kalıcı morbidite ve mortalite oranları sırasıyla %4 ve %2’dir. Acil olarak patlamış anevrizmalarda stentli tedavi, %11’lik kalıcı komplikasyon oranı ile, erken kanama nüksü %11, nüks eden kanamalarda ise %80 oranında ölüm riski taşımaktadır.